Güneş Velâyeti ve Ay Velâyeti...
Cemâleddîn el-Hulvî -kuddise sırruh- Hazretleri’nin “Câm-ı Dülnevâz” adlı eserinde, kendisinden sonraki velîler üzerinde derin izler bıraktığında şüphe olmayan Kemâleddîn el-Kâşânî -kuddise sırruh- Hazretleri’nin, “Güneş velâyeti” ve “Ay velâyeti” benzetmesine göndermede bulunduğu dikkati çeker:
“Bütün velîlerin velâyet nûru, Hâtemü’l-evliyâ’nın velâyetinden irtikab edilerek kemâle ermiştir. Hâtemü’l-evliyâ’nın velâyetinin ‘Velâyet-i şemsiyye’ (Güneş velâyeti), diğer velîlerin velâyetinin ise ‘Velâyet-i kameriyye’ (ay velâyeti) diye isimlendirilmesi işte bu nedenledir.” (“Câm-ı Dülnevâz”; Pertev Paşa, no: 300, 2a yaprağı)
Cemâleddîn el-Hulvî -kuddise sırruh- Hazretleri’nin “Câm-ı Dülnevâz” adlı eserinde, kendisinden sonraki velîler üzerinde derin izler bıraktığında şüphe olmayan Kemâleddîn el-Kâşânî -kuddise sırruh- Hazretleri’nin, “Güneş velâyeti” ve “Ay velâyeti” benzetmesine göndermede bulunduğu dikkati çeker:
“Bütün velîlerin velâyet nûru, Hâtemü’l-evliyâ’nın velâyetinden irtikab edilerek kemâle ermiştir. Hâtemü’l-evliyâ’nın velâyetinin ‘Velâyet-i şemsiyye’ (Güneş velâyeti), diğer velîlerin velâyetinin ise ‘Velâyet-i kameriyye’ (ay velâyeti) diye isimlendirilmesi işte bu nedenledir.” (“Câm-ı Dülnevâz”; Pertev Paşa, no: 300, 2a yaprağı)