Hâtemü'n-Nübüvve'nin "Hâtemü'l-Velâyet"e Olan Nispeti ve
İsm-i A'zam'ın Her İki Makamdaki Has Tecellîsi:
Abdürrezzak bin Ebû'l-Gınâ -kuddise sırruh- Hazretleri "Şerh-i Fusûsu'l-Hikem" adlı eserinde, Şeyhü'l-Ekber -kuddise sırruh- Hazretleri'nin "Fusûsu'l-Hikem"deki:
"Bu ilim, ilm-i billâh'ın âlâsıdır. Bu ilim, ancak Peygamberlerin ve Velîlerin sonuncusuna verilmiştir. Bu ilmi Nebî ve Resul'lerden görebilenler ancak, Hâtemü'r-Rusül'ün mişkâtından (kandilinden) görürler. Velîlerden görebilenler de ancak Hâtemü'l-evliyâ'nın mişkâtından görürler. Hattâ kitap ile gönderilen peygamberler aynı zamanda velîlerden olduklarından, bahsettiğimiz ilmi ancak Hâtemü'l-evliyâ mişkâtından görüler." beyanını şu şekilde şerh etmiştir:
"Yâni peygamberlerden hiç kimse yoktur ki, Hâtem-i rusül'ün rûhundan istimdâd etmedikçe ona Hakk'ı görmek ve Hakk'a erişmek müyesser olsun. Hâtem-i velî'nin mişkâtından (kandilinden) yana, velîler için geçerli olan da bundan başka bir şey değildir. Hattâ bu hususta, Hakk'ın Resul'ü dahi O'nu ancak, Hâtemü'l-evliyâ'nın mişkâtına istinâd ederek görür. Bu ise, muhtaçlık nedeniyle öne geçişin mâhiyetini meydana koyar. Şu sebeple ki; Enbiyâ -Aleyhimüsselâm- Hakk'ın isimlerine mazhardırlar, Hâtem-i rusül -Aleyhi efdalüs-salavâtü ves-selâm- ise, Hakk'ın toplayıp birleştirici olan 'İsm-i a'zam'ına (en büyük ismine) mazhardır ki; onun zâhiri risâlet, bâtını ise velâyettir. İlâhî isimlerin her biri, toplayıp birleştirmeyi hâsıl kılan ismin hükmü altındadır ve peygamberlere iliştirilen nübüvvet kendilerinden değil, Nübüvvet-i Muhammedî'dendir. Onun nübüvveti ise yalnızca eriştiği mânevî kemâl ve 'Hatm' cihetiyle ilgilidir. Şu hâle göre velâyet, artık kesilmiş olan nübüvvetin bâtınından ibârettir. Her velî, vuslatın ve kendisinde Hatm olan velâyetin zuhûruyla, kemâle ererek mertebeleri birer birer tamam eden bu yetişmenin zuhûr etmesiyle, istidâdı nisbetinde velâyetten pay almıştır. Dolayısıyla aynı durum Hâtem-i velâyet için de geçerlidir." ("Şerh-i Fusûsu'l-Hikem", Âtıf Efendi Ktp., nr.: 1443, vr. 16b)
| Hakikat'te Bu Ay | Diğer Sayılar | Ana Sayfa |
Copyright ©2015 HAKİKAT. All Rights Reserved.
İsm-i A'zam'ın Her İki Makamdaki Has Tecellîsi:
Abdürrezzak bin Ebû'l-Gınâ -kuddise sırruh- Hazretleri "Şerh-i Fusûsu'l-Hikem" adlı eserinde, Şeyhü'l-Ekber -kuddise sırruh- Hazretleri'nin "Fusûsu'l-Hikem"deki:
"Bu ilim, ilm-i billâh'ın âlâsıdır. Bu ilim, ancak Peygamberlerin ve Velîlerin sonuncusuna verilmiştir. Bu ilmi Nebî ve Resul'lerden görebilenler ancak, Hâtemü'r-Rusül'ün mişkâtından (kandilinden) görürler. Velîlerden görebilenler de ancak Hâtemü'l-evliyâ'nın mişkâtından görürler. Hattâ kitap ile gönderilen peygamberler aynı zamanda velîlerden olduklarından, bahsettiğimiz ilmi ancak Hâtemü'l-evliyâ mişkâtından görüler." beyanını şu şekilde şerh etmiştir:
"Yâni peygamberlerden hiç kimse yoktur ki, Hâtem-i rusül'ün rûhundan istimdâd etmedikçe ona Hakk'ı görmek ve Hakk'a erişmek müyesser olsun. Hâtem-i velî'nin mişkâtından (kandilinden) yana, velîler için geçerli olan da bundan başka bir şey değildir. Hattâ bu hususta, Hakk'ın Resul'ü dahi O'nu ancak, Hâtemü'l-evliyâ'nın mişkâtına istinâd ederek görür. Bu ise, muhtaçlık nedeniyle öne geçişin mâhiyetini meydana koyar. Şu sebeple ki; Enbiyâ -Aleyhimüsselâm- Hakk'ın isimlerine mazhardırlar, Hâtem-i rusül -Aleyhi efdalüs-salavâtü ves-selâm- ise, Hakk'ın toplayıp birleştirici olan 'İsm-i a'zam'ına (en büyük ismine) mazhardır ki; onun zâhiri risâlet, bâtını ise velâyettir. İlâhî isimlerin her biri, toplayıp birleştirmeyi hâsıl kılan ismin hükmü altındadır ve peygamberlere iliştirilen nübüvvet kendilerinden değil, Nübüvvet-i Muhammedî'dendir. Onun nübüvveti ise yalnızca eriştiği mânevî kemâl ve 'Hatm' cihetiyle ilgilidir. Şu hâle göre velâyet, artık kesilmiş olan nübüvvetin bâtınından ibârettir. Her velî, vuslatın ve kendisinde Hatm olan velâyetin zuhûruyla, kemâle ererek mertebeleri birer birer tamam eden bu yetişmenin zuhûr etmesiyle, istidâdı nisbetinde velâyetten pay almıştır. Dolayısıyla aynı durum Hâtem-i velâyet için de geçerlidir." ("Şerh-i Fusûsu'l-Hikem", Âtıf Efendi Ktp., nr.: 1443, vr. 16b)
| Hakikat'te Bu Ay | Diğer Sayılar | Ana Sayfa |
Copyright ©2015 HAKİKAT. All Rights Reserved.